Basım Yeri:Türkiye/İstanbul
İlk Basım Yılı:
Basım Yılı:
Baskı:1
Sayfa Sayısı:176
Kağıt Türü:2. Hamur
Ebat:13,5x21
Dil:Türkçe
Orijinal Dili:Türkçe
Cilt Durumu:Karton Kapak
ISBN:978-625-7834-41-4

BÜYÜK FATİH ALPARSLAN

52,50 TL

Anadolu’nun kapıları açılmasaydı, İstanbul’un surları aşılamazdı. Anadolu’nun kapılarını açan Alparslan’dır ve o “Büyük Fatih”tir. Malazgirt Zaferi ile biz Anadolu’yu vatan edindik.

Alparslan 1063-1072 yılları arasında hüküm sürdü. Kazandığı büyük başarılarla Selçuklu Devleti’ni önemli bir seviyeye ulaştırdı. 26 Ağustos 1071’de kazandığı Malazgirt Savaşı, Alparslan’ın siyasî ve askerî liderlik vasfını en açık şekilde ortaya çıkarmıştır. Onun üstün özellikleri savaşın kazanılmasında büyük rol oynamıştır. Alparslan’ın Bizans İmparatoru Romenos Diogenes'e karşı kazandığı zafer, yalnız Türk-İslâm ve Bizans tarihinde değil; dünya tarihi için de bir dönem noktası olmuş ve neticesi günümüze kadar gelmiştir.

Malazgirt Zaferi sonunda Anadolu'da, Bizans-Grek-Ortodoks kültürü yerine Türk-İslam Kültürü hâkim olmuştur.

Malazgirt Savaşı, iki ordunun karşılaşmasının ötesinde, iki ayrı dünyayı karşı karşıya getirmiştir.

Türkler, Malazgirt Savaşı sonrası yeni bir vatan kurmakla İslâm dünyasını için Hristiyan dünyasına karşı koruyucu kalkan olmuşlardır.

Osmanlı Devleti’nin de zeminini hazırlayan Alparslan’dır; ancak, Osmanlı kroniklerinde Malazgirt Savaşı’na dair kayıt yer almaz. Müneccimbaşı'nın Sahayifü’l-Ahbâr’ındaki bilgi de sadece üç dört satırdır.

II. Meşrutiyet’ten sonra millî uyanışla birlikte Alparslan ve Malazgirt Savaşı’ndan bahsedilmeye başlanmıştır.

Ziya Gökalp ve birlikte hareket ettiği arkadaşları Türk tarihini bir bütün olarak ele alarak millî tarih anlayışı geliştirmişlerdir. Yeni çalışmalarda Mehmet Fuad Köprülü ve Mükrimin Halil Yınanç öne çıkmıştır.

Alparslan’dan önce de Selçuklular, Anadolu dâhil, Yakındoğu’nun kapılarını zorlamışlardır.

Türkleri Anadolu’da kalıcı kılan hareket ise Büyük Selçuklu Sultanı Alpaslan’la başlamıştır.

Önce Ani alınarak bir engel aşılmış, ardından Malazgirt Meydan Savaşı’nda Bizanslıların beli kırılarak Anadolu, Türkler için kalıcı hâle getirilmiştir.

Malazgirt’te sonuna kadar açılan kapıdan girerek 200 yıl içinde akın akın Anadolu’ya gelen Türk boyları, eski bozkır yaşayışıyla İslâm akidelerini birleştirerek yeni bir medeniyet kurmuşlardır.

Tarihi süzerek geldiğimizde görürüz ki, “Büyük Fatih” Alparslan’dır.

GREAT FATIH ALPARSLAN

If the gates of Anatolia had not been opened, the walls of Istanbul would not have been surpassed. It is Alparslan who opened the doors of Anatolia and he is the "Great Conqueror". With the Manzikert Victory, we made Anatolia our homeland.

Alparslan ruled between 1063-1072. With his great successes, he brought the Seljuk State to an important level. The Battle of Manzikert, which he won on August 26, 1071, revealed the political and military leadership of Alparslan most clearly. His superior features played a great role in winning the war. The victory of Alparslan against the Byzantine Emperor Romenos Diogenes is not only in Turkish-Islamic and Byzantine history; It has also been a turning point for world history and its result has come to the present day.

At the end of the Manzikert Victory, Turkish-Islamic culture dominated instead of Byzantine-Greek-Orthodox culture in Anatolia.

The Battle of Manzikert, beyond the confrontation of the two armies, brought two separate worlds face to face.

By establishing a new homeland after the Battle of Manzikert, the Turks became a protective shield for the Islamic world against the Christian world.

It is Alparslan who prepared the ground for the Ottoman Empire; However, there is no record of the Battle of Manzikert in the Ottoman chronicles. The information in the Sahayifü'l-Ahbâr of the chief astrologer is only three or four lines.

After the Second Constitutional Monarchy, with the national awakening, Alparslan and the Battle of Manzikert began to be mentioned.

Ziya Gökalp and his friends, with whom he acted, developed an understanding of national history by considering Turkish history as a whole. Mehmet Fuad Köprülü and Mükrimin Halil Yınanç came to the fore in the new works.

Even before Alparslan, the Seljuks forced the doors of the Near East, including Anatolia.

The movement that made the Turks permanent in Anatolia started with the Great Seljuk Sultan Alpaslan.

An obstacle was overcome by taking Ani first, and then the Byzantines' back was broken in the Battle of Manzikert, and Anatolia was made permanent for the Turks.

The Turkish tribes, who came to Anatolia in 200 years by entering through the door that opened to the end in Manzikert, established a new civilization by combining the old steppe life with the Islamic creeds.

When we come by filtering the history, we see that the "Great Conqueror" is Alparslan.


YORUM YAPIN
Yorum Başlığı:
Yorumunuz*: