En büyük Müslüman-Türk fakîhi, milletlerarası
hukuk ve kelam âlimi Serahsî, (Doğumu: Hicrî 400, Milâdî 1009-1010, Vefatı:
H. 481 M. 1090) kadim Türk yurdu Horasan bölgesindeki Serahs şehrinde
doğmuştur. Bütün hayatı boyunca Türk diyarlarında eğitim görmüş, dönemin en
büyük Türk Cihan Devleti Karahanlılar yönetimindeki şehirlerde yaşamış, hapse
atılmış ve târihî Türk şehri Fergana’da ebedî âleme intikal ettikten sonra
günümüzde Kırgızistan Cumhuriyeti sınırları içerisinde bulunan Özgen şehrinde
ebedî istirahatgâhına tevdi edilmiştir. Kuyu hapsinde iken, öğrencilerine yazdırdığı el-Mebsût
isimli 31 ciltlik eseri, alanında ilk ve tek olan muhteşem bir bilgi
hazinesidir. Yabancı kaynakların tamamında, yerli
kaynakların da bir kısmında O’nun Türk olduğundan bahsedilmez. O, sâdece İslâm hukuku sâhasında değil, kelam, siyer, usûl ve diğer İslâmî
ilimlerde de derin ve engin bilgilere sâhip olması sebebiyle ‘Şemsü’l-eimme / İmamların güneşi’
unvânıyla taltif edilmiş, yaşadığı dönemin sembol ismi olarak saygı
görmüştür. Bütün bunlara rağmen, ülkemizde Serahsî ile
ilgili olarak; ancak 3-5 kitap yazılmıştır. Her biri, Serahsî’nin şahsı ve
alâkadar olduğu bâzı İslâmî mevzulardaki çalışmaları hakkındadır. Diyânet
İşleri Başkanlığı tarafından yayınlanan ‘Milletlerarası
Serahsî Sempozyumu’ tebliğlerini bir araya getiren kitaptan başka,
Serahsî’yi geniş kapsamlı olarak tanıtan eser yoktur. Elinizdeki bu kitap, Serahsî’nin alâkadar
olduğu bütün ilim dalları ve eserleri hakkında yazılmış (muhtasar olmakla
birlikte) en geniş kapsamlı ilk eserdir. |